09.06.2013

Ne zaman birine birşey öğretmeye kalksam,sağlamasını ilk benim üzerimde gerçekeştiriyor ve o zaman anlıyorum ki öğretmeye çalıştığım şey aslında en vakıf ol(a)madığım 'bir muğlak mevzudan ' ibaret.Kanunkoyucu gibi kendimi belli bir konuda ilahlaştırıp düzenlemeye gidiyor,bunları imla kurallarına uygun bir biçimde yazılı hale getiriyor olsaydım ve hatta ufak bir hatadan dolayı kanun maddesi altına denk gelmeyen gerekçelerim olsaydı,belki daha az acır ve hatta belki de daha çok acıtırdım.Ya da hiçbirini beceremez yakın bir müttefike hikayelerimi anlatıp ağlardım kim bilir...
Fakat ben acziyetimi daha en başından kabullendiğimden ve gerekçelendirmemi hep doğru yaptığımdan mıdır bilinmez karşımda beni suçlayanlardan çok af bekleyenler oldu.Önce iliklerine zerk eden kana tutkun vampirleriyle saldırdılar.Neden sonra dizçöküp özür dilediler.Affetmek zor değil,unutmaktı acıtan.Ve unutmak zorunda kalmaktı insanın kendisine olan saygısıyla alay eden.Onlarla alay eden özbenlikleri olmadığından dem vurarbilirdim eskiden...Sonra gördüm ki özbenliklerini arayan bir kaç kayıptan ziyadesi değiller...Tam da bu sebeple vahdet-i vücuttan bahsetmem imkansızdı onlara zira bana bakınca sadece etimi,öfkemi,kusurlarımı,iyi huylarımı ezcümle insan olmaktan kaynaklanan bilimum sıfatlarımdan başkasını göremiyorlardı.Oysa ben O'ndan uzakta bir ömür  harcamaktan korkuyor kalan saatlerimi hesaplamaktan kendimi alıkoyamıyordum.Bahsi geçen insanlar da acaba zatı muhteremin Kahhar'lığının izdüşümü müydü ki diye düşünüyor;bir Cumartesi akşamı Kenan amcama kucak açması için yalvarıyordum.
Kardeşim uyuklarken birden kulağıma;
-abla kalk Kenan amca ölmüş . dediğinde anlamadım önce.Okuduğu okula lanet edip oradaki salaklar yüzünden insan hayatıyla bile dalga geçecek kadar kirlendiğini ve asıl amacının sadece beni uyandırmak olduğunu düşündüm.Kendime geldiğimde anladım ki kardeşim hala pür-i pak ve Kenan amca hiç olmadığı kadar uzak...
***

Kenan amca gençliğimin tam da orta yerine rüyalara giren ak sakallı dede gibi gelip bir kaç cümle edip gitmişti işte.İnsanın hayatında karşısına çıkan taşın bile bir şey öğretmek,bir şey anlatmak için çıktığına inanıyorum.Çok romantik farkındayım.Ama hukuk okurken realiteden uzaklaşmamak için sürekli nokta-otomasyon sistemi gibi düşünmek zorunda olduğumdan dengeyi tutturamayabiliyorum. Hem Küçükken çok Türk filmi izledim demiştim değil mi?Belki de çocukluğumu kaybetmek istemiyorumdur.Mazur gör.

***
Bir kaç zaman önce hayatımdaki en sevilesi insana bugün küpe taktım diyerek masumane sevincimi paylaşmak isterken, teyzesinin öldüğünü öğrendim.
Bir başka zamanda hayatta gördüğüm en dürüst insanlardan birine sevimsiz bir haber vermek için aradığımda yoğun bakım kapısının önünde dedesi için dua ediyordu.

Yarın ne olacak bilmiyorum.Ama Kenan amcayı özlüyorum.Ölüm bizim gibiler için bir isyan tecellisi olmadı hiç.Ama özlem engel olabildiğimiz hüsn-ü zanlar kadar kolay bertaraf edilmiyor.

***
Dedemi gördüm rüyamda yakın zamanda.Kocaman sarılıyordu bana.En son rüyamda sarılmamıştı.Bu kez sarılınca bana doğru yolda hissettim kendimi,doğru insanla hissettim.Gerçi rüyaların tersi çıkar;ama hayra yormak diye de bir şey var.

Anda baru saja membaca artikel yang berkategori dengan judul 09.06.2013. Jika kamu suka, janganlike dan bagikan keteman-temanmu ya... By : En Kolay Yolu
Ditulis oleh: blogger 1 -

Belum ada komentar untuk "09.06.2013"

Yorum Gönder